Besinlerle Kas Dokunuzu Arttırın
Bu yazımızda Beslenme ve Diyet Uzmanı Nil Şahin Gürhan kas dokusunu arttırma konusunda oldukça faydalı bilgiler paylaşacak bizimle...
Güzel olmak ve uzun süre güzelliğimizden ödün vermemek için
kas dokumuzu sağlam tutmalıyız. Kas yoğunluğumuz ne kadar yüksek ise o ölçüde
sağlıklı görünürüz ve kas dokumuz ne kadar güçlü ise vücut güzelliğimiz de o
kadar kalıcı olur. Kim istemez kaslı ve sağlıklı görünmeyi.
Kas
dokusunun oluşmasını gelişmesini ve korunmasını etkileyen birçok faktör vardır.
Bu faktörlerin başlıcaları; kalıtım, yapım dönemi dediğimiz büyüme ve
gelişme sürecinde doruk kas ve kemik kütlesinin miktarı, ırk farklılığı, yaş,
cinsiyet, ve birtakım hormon bozuklukları, hareketsizlik, aşırı zayıflık, aşırı
şişmanlık, aşırı tuz ve kafein alımı, sigara içimi, yetersiz beslenmeye bağlı
olarak yetersiz protein, yağ, karbonhidrat alımı, vitaminler ve mineraller
yönünden yetersiz beslenme, besin elementleri emilimini azaltan ilaçların
kullanımı gibi sıralanabilir.
Bu faktörlerden
değiştirip, geliştireceğimiz faktörler vardır ki bunu ancak beslenme ve
hareket alışkanlıklarımızı değiştirerek sağlayabiliriz.
Kas dokusu nasıl artar? Kas dokunuzu arttırmak için,
· Fiziksel
aktivite yapın. Düzenli ve yeterli yapılan fiziksel aktivite kas ve
kemik yapısını güçlendirir ve korur.
· Doğru
kaynaklardan yeterli miktarda protein tüketin Protein, dokuların
gelişmesini ve onarılmasını sağlayan temel besin elementlerinden bir tanesidir.
Her gün yeterli miktarda protein tüketmelisiniz. Protein ihtiyacının yarısından
fazlası hayvansal protein kaynakları olan etler, yumurta ve süt ürünlerinden
olmalı. Haftada 2 gün balıketi, 2–3 gün yağsız, derisiz tavuk eti, 1 gün
ise yağsız kırmızı et tüketmeye özen gösterin. Geri kalan kısmı ise tahıl
ürünleri, kuru baklagiller, fındık, fıstık ve ceviz gibi yağlı tohumlar olarak
bitkisel protein kaynaklarından karşılamalısınız.
· Sağlıklı
karbonhidratları tüketin. Ekmek, pilav, makarna gibi karbonhidrat
grubu yiyecekleri rafine olanlar yerine kepekli, tam buğday, tam çavdar ve
kabuklu pirinç gibi natürel ve entegre olanlarını tüketmek karbonhidrat
kalitesini arttırmak ile birlikte B grubu vitaminlerinin ve bitkisel protein
alımını da arttırır
· Yağları
doğru tüketin. Yağ asitleri hücre zarlarının yapısında yer
alırlar. Özellikle omega-3 yağ asitleri birçok işlevinin yanında yaşlanmaya
karşı da hücrelerimizi besler. Haftada 2–3 defa ızgara, buğulama veya fırında
pişirilmiş balık tüketin ve beslenme programınızın içerisinde yağlı tohumlara
ve koyu yeşil yapraklı sebzelere yer vermeye özen gösterin.
· A
vitamini cilt sağlığı için de işlevseldir. A vitamininin sadece
gözlerimizin keskin olmasında rol oynadığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.
Çünkü A vitamini deri bütünlüğünü sağlar. Böylece kas dokumuzun korunmasında ve
gelişmesinde etkili olur. Balıklar ve süt ürünleri A vitamininin en zengin
kaynaklarıdır. Sarı ve turuncu sebzeler ise A vitamini öncüsü olan beta
karotenden zengindir.
· E
vitaminini önemseyin. E vitamini, hücre zarlarına serbest
radikallerin tutunmasını engelleyerek hücre yapısını korur. Sıvıyağlar ve
fındık, fıstık ve ceviz gibi yağlı tohumlar E vitaminin iyi kaynaklarıdır.
Salatalarınıza ekleyeceğiniz birer tatlı kaşığı zeytinyağı veya fındık yağı ve
ara öğünlerde tüketeceğiniz 10–15 fındık veya badem ya da 3 adet ceviz günlük E
vitamini gereksiniminizi karşılamak için yeterlidir.
· Folik
asit kaynaklarını ihmal etmeyin.Folik asit hücre yenilenmesinde
görevli bir vitamindir. Kas yapısının oluşmasından ve korunmasında işlevi
vardır. Folik asitin bu önemli işlevinden yeterince yararlanmak için haftada
2–3 kez kuru baklagil ve her gün koyu yeşil yapraklı sebze çeşitlerinden ve 1
su bardağı yoğurt tüketmeli, uygun olan her yiyecek ve içeceğe sos olarak limon
kullanmalısınız.
· C
vitamini almak çok önemli C vitamini bağışıklık hücrelerinde yer
almanın yanında ciltteki elastik dokuyu oluşturan vitaminlerden bir tanesidir.
C vitamini vücutta depolanamaz, her gün yeterli miktarda C vitamini almak
zorundayız. Ana öğünlerle yemeklerde bol miktarda mevsim sebzeleri ile bol
miktarda salata yapın, çiğ sebzelere az miktarda zeytinyağı ilave
edebilirsiniz. Bu nedenle; taze sebze ve meyvelere beslenmemizde her gün
her ana öğünde yer verin.
· Demir,
kas ve kemik dokusunu demir gibi yapar Demir hücrelere yeterli
miktarda oksijen taşınmasını sağlar. Demir mineralinin yetersiz alınması
kansızlığa bağlı olarak vücudumuzda oluşan metabolik olayların hepsini sekteye
uğratır, hissedilir bir biçimde metabolizmamızı yavaşlatır. Kas yapımızı
zayıflatır. Minimum haftada 2-3 gün yumurta tüketmelisiniz. Eğer alerjiniz
yoksa her gün 1 adet yumurta yemeniz kaslarınızın canlı olması için çok daha
etkili. Aynı gün içerisinde 1 adetten fazla yumurta tüketmeyin. Demirin
zengin kaynakları olan etler beslenmede yeterli miktarda olmasına özen gösterin.
Kuru baklagiller ve yeşil sebzelerin yanında C vitamini kaynağı tüketin ve
böylece vücutta demirin kullanılabilirliğini attırmış olursunuz.
· Yeterli
kalsiyum alın. Kalsiyum minerali kas, kemik yapımı ve onarımı
açısından son derece önemlidir. Süt ve süt ürünleri kalsiyum mineralinin en
zengin kaynaklarıdır. Günde 2 su bardağı süt veya yoğurt artı 1–2 dilim peynir
tüketmek, günlük kalsiyum ihtiyacının karşılanmasını sağlar. Kuru meyveler ve
pekmez de kalsiyum içerir.
· Yeterli
fosfor alın. Fosfor, kas ve kemik yapımı ve onarımında önemli bir
mineraldir. Fosfordan zengin besinler süt ve süt ürünleri ve et ve et
ürünleridir. Diyette et ve süt miktarının dengeli olmaması kalsiyum-fosfor
dengesini bozar, kalsiyumun vücutta etkili bir şekilde kullanılamaz. Bu
nedenle yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenmek kas ve kemik sağlığı açısından
da oldukça önemlidir.
· D
vitamini farklı bir şekilde alınır. D vitamini, metabolizmamızda
kas kemik sağlığı için önemli bir vitamindir. D vitamini, yağlı balıklar,
yumurta ve sütte çok az miktarda bulunur ve genellikle bu miktar vücudun
ihtiyacını karşılamak için yetmez. D vitaminin esas kaynağını, güneş
ışınlarına derimizin maruz kalması ile sağlanır. Her gün 10-15 dakika direk
güneş ışığında cam ardında olamadan maruz kalmak, D vitamin ihtiyacını
karşılamak için yeterlidir. Yüksek faktörlü kremlerin de deriden D vitamini
sentezini azalttığını unutmayın.
· Aşırı
tuz tüketmeyin. Aşırı tuz tüketimi, vücuttan kalsiyumun atılmasına
neden olur. Bu nedenle tuz tüketiminde aşırıya kaçılmamalıdır. Sofradan tuzluk
kaldırılmalı, salamura ve tuzlanmış besinlerin tüketimi minimum düzeyde
olmalıdır. Yemekleriniz pişirilirken daha az tuz konulmasını sağlayın ve
tabağınızdaki yemeğin tadına bakmadan tuz ilave etme alışkanlığından vazgeçin.
Çok güzel bir makale olmuş ellerine sağlık : )
YanıtlaSilYeterli fosfor özellikle çocuklarda çok önemli eline sağlık güzel bir yazı
YanıtlaSilbu hafta sonu blogumda link paylaşım zamanı. Bloğumun bu haftaki konusu 'doğum günleri ' güzel tariflerinizle yayın aktarım gününe katılmak isterseniz çok mutlu olurum
YanıtlaSilsevgiler
http://cocugumlaeglenirken.blogspot.co.uk/