Swiss Otel’de Nedim Atilla ile Makedonya Mutfağı
Kevser Aydoğdu (Mutfak Deneyleri) ve Nedim Atilla
Bildiğiniz
gibi her ay Swiss Otel’in birbirinden ilgi çekici konularda düzenlediği yemek kurslarını sizlerle paylaşıyordum. Bu kez ise Swiss Otel'de gerçekleşen çok güzel bir
etkinlikten bahsedeceğim. Swiss Otel, belirli aralıklarla düzenleyeceği toplantılarla yerel
mutfakları tanıtmayı hedeflemiş. Bu etkinliklerden ilki Makedonya mutfağı
hakkındaydı. Etkinlik iki aşama gerçekleşti, ilk aşamada bilgilendirme, ikinci
aşamada ise tadım vardı.
Makedonya
mutfağı konusundaki sunumu gazeteci-yazar Nedim Atilla gerçekleştirdi. Nedim
Atilla özellikle İzmir’de, Ege’de yaşayanların çok iyi tanıdığı bir isim…
Türkiye genelinde de yemek konusunda biraz merakı olanlar bu isme mutlaka
aşinalardır. Nedim Bey, Ege mutfağını da içinde barındıran çeşitli mutfaklara
dair bilgiler, yemek tarifleri ve yemek kültürü ile ilgili birikimlerini yansıttığı
15'den fazla sayıda kitabın yazarı. Aynı zamanda çeşitli gazete ve dergilerde yine yemek
kültürü konusunda yazılar yazıyor, çeşitli toplantılarda konferanslar veriyor.
Ayrıca Ege Tv’de Rotamız Lezzet adlı çok beğenerek izlediğim bir programı da hazırlayıp
sunuyor. Her izlediğimde bu programın içinde olmayı hayal ediyorum… Nedim Bey
bir asistana ihtiyacınız varsa ben gönüllüyüm, dedikten sonra tekrar konuya
dönüyorum :)
Nedim
Bey önce neden Makedonya mutfağı ile başladıklarını açıkladı. Balkan göçlerinin
100. yılı olması dolayısıyla ilk etkinlik için bu konuyu seçmişler. Ardından
Makedonya’nın tarihsel ve coğrafi özelliklerinden bahsetti.
Nedim
Bey, Balkan mutfakları dendiğinde beş temek mutfağın akla geldiğini belirtti.
Bunlar:
1.
Pomak mutfağı
2.
Arnavut mutfağı
3.
Boşnak mutfağı
4.
Buğdan mutfağı
5.
Makedon mutfağı
Makedon
mutfağında yer alan yemeklerin detaylarına geçmeden önce bu mutfağın
yansımalarını bulabileceğimiz bir yazardan bahsetti: Necati Cumalı… Necati
Cumalı, hayatının önemli bir kısmını Urla’da geçirmiş olsa da doğum yeri
Florina. Nedim Bey, onun eserlerinde Florina’da geçen çocukluk günlerine,
oranın kültürüne dair izlenimlerine ve hatta yemek tariflerine rastlanabileceğini
belirtti. Nedim Bey, yemeği anlatırken onu bir parçası olduğu tarih, coğrafya,
kültür ve edebiyatla birlikte ele alıyor. Bu da konuşmasını keyifle ve merakla dinlememizi sağladı.
Yemeklere geçmeden önce nedim beyin bize gösterdiği slaytlardan bazı fotoğraf ve bilgileri de paylaşacağım.
Yemeklere geçmeden önce nedim beyin bize gösterdiği slaytlardan bazı fotoğraf ve bilgileri de paylaşacağım.
Makedon parası
Ohri kıyıları
Ohri’nin
üzümleri ve şarapları meşhurmuş, Nedim Bey bunun mani, türkü gibi halk
edebiyatı ürünlerine de yansıdığından bahsetti ve bazı örnekleri de paylaştı.
Ohri ile ilgili paylaştığı bir başka ilgi çekici bilgi artık İstanbul’da
rastlanmayan İstanbul asmasının Ohri’de yaşamaya devam ediyor olmasıydı.
Üsküp
Üsküp, Vardar nehri kıyılarının iklim olarak kuru et yapımı için uygun olduğunu
belirtti. Kuru et Makedon ailelerin olmazsa olmazıymış. Karanlık bir odada
etler birbirine değmeyecek şekilde kancalara asılıyormuş ve altına odun
yakılıyormuş, etler de is ve dumanla pişiyormuş. Et olarak da daha çok bonfile
ne kontrfile kullanılıyormuş.
Makedon
mutfağındaki bir diğer kavram akşamlık. Akşamlık da genellikle başlangıç olarak
çorba kullanılıyormuş. Bunu fasulye ya da başka bir sebze yemeği takip
ediyormuş, tabi bu sebze yemeklerinde de kuru et kullanılıyor. Devamında ise
bir et yemeği yer alıyor. Kavurmanın içerisine bir miktar da un koyuyor
olmaları da ilgi çekici.
Kaymaçina
Nedim
bey bu tatlı ile ilgili hoş bir ansını paylaştı. Göçmen aileler çocuklarına
zaman zaman “kaymaçina” diye hitap ederlermiş. Nedim Bey de çocukken
arkadaşlarına kaymaçina diye seslenildiği için bu tatlıya hep özel bir ilgi
duymuş. Makedon usulü kaymaçinanın hazırlanışı Boşnaklarınkine benziyormuş.
Bir
de tükenmez denilen bir içecekten bahsedildi. Bu içecekte genellikle muşmula,
diğer adıyla yeni dünya kullanılıyormuş. Ama elma, üzüm (özellikle siyah üzüm)
gibi fazla alınan meyvelerin de değerlendirildiği oluyormuş. Turşu mantığıyla
bir küp içerisine bir kat meyve bir kat şeker sıralanıyor, ağzı kapatılıp 20
gün bekletiliyor, bu arada fermantasyon gerçekleşmiş oluyor. Herkes tükenmezden
ne kadar içerse aynı miktarda da su ekliyormuş, tükenmez adı da buradan
geliyor. Nedim Bey bu tükenmez testisine bir örneğin Urla’daki Necati Cumalı
Müzesi’nde bulunduğunu da belirtti.
Nohutlu işkembe yahni ile çorba arası bir yemek.
Manca:
Zeytinyağ, domates ve biberli erişte.
Petla:
Mayalı bir çeşit börek. Her katına ekşimik konuyormuş. Kevser Hanım ekşimiğin
hazırlanışını şöyle anlattı: Isınmış süte çok az tuz ve sirke (ya da çırpılmış
yoğurt) konarak süt ekşitiliyor (ricotto peyniri yapımına benzer şekilde). Tel süzgeç
üzerine tülbent konulup süzülüyor, süzgeçte kalan kısım ekşimik oluyor.
Perfirlana: kelime anlamı at, fırlat demek olan bu lezzet, içi karamelize soğanlı bir çeşit börekmiş.
Çıplak:
Mısır ekmeği ile kek arası bir lezzet, sade olduğu için adı çıplakmış.
Turşu: Turşu
da Makedon mutfağının önemli yiyeceklerinden biriymiş. Hatta nedim Bey Kemeraltı’ndaki pek çok turşucunun Makedon kökenli olduğundan bahsetti. Kevser Hanım da Makedon mutfağından hemen hemen her şeyden turşu yapıldığını söyledi
ve süt turşusu ile yağlı turşuyu anlattı. Süt turşusunda çoğunlukla sarı biber
kullanılıyormuş, biberin üzerine süt ya da krema ekleniyormuş ve süt tabii daha
sonra ekşimiğe dönüşüyor. Yağlı turşu ise yağlı sirkeli suda kırmızı biberlerin
haşlanması ve daha sonra bu suyun da kullanılması ile hazırlanan bir turşu.
Ve gelelim bizim de tatma imkanı bulduğumuz diğer Makedon yemeklerine... Tattığımız yemekleri bizler için Kevser Hanım hazırlamış. Aşağıda fotoğrafları ile birlikte göreceğiniz bu birbirinden güzel lezzetler açık büfe şeklinde sunuldu bize.
Ve gelelim bizim de tatma imkanı bulduğumuz diğer Makedon yemeklerine... Tattığımız yemekleri bizler için Kevser Hanım hazırlamış. Aşağıda fotoğrafları ile birlikte göreceğiniz bu birbirinden güzel lezzetler açık büfe şeklinde sunuldu bize.
Et
suyunda pirinç hafif diri kalacak şekilde haşlanıyor ve yoğurt, yumurta ve un
ile hazırlanan terbiye ekleniyor. İstenirse limon da konabiliyor. Üzerine de
kızdırılmış kırmızı biberli tereyağ ekleniyor.
Damat paçası/samısa
Özellikle Makedon kültüründe damatlara çok önem verildiğini de vurguladı Nedim Bey. Akordeon gibi yapılmış gevrek yufka üzerine tereyağ, et suyu ve et en üste de yoğurt ve kırmızı biber ve tereyağlı sos eklenip fırınlanarak hazırlanan bir yemek. Baklavanın kenarında kalan yufkalar da bu şekilde değerlendiriliyormuş. Börekle yemek arası bu tat da oldukça lezzetliydi.
Büryan yine temel yemeklerden biri çoğunlukla tavuk ya da kuzu eti kullanılarak yapılıyor. Makedon usulü büryan, alta pirinç, üzerine et ev et suyu, en üste de soğan, biber ve domates konulup fırına verilerek hazırlanıyormuş.
Servis yapılırken ön çomak denilen but masadaki yaşlı ya da önemli kişiye verilirmiş. Ve tavuğu eşit pay edemeyen genç kızlar evliliğe hazır sayılmazlarmış…
Yoğurt, karbonat ve sıvı yağ ile hazırlanan hamurdan ekmekle börek arası bir lezzet çıkmış, tadı muhteşemdi. Nedim Bey Gaziemir’de yer alan bir Rumeli Börekçisi olduğunu ve İzmir’de yaşayanların burada Rumeli’ye ait pek çok börek çeşidini bulabileceğini söyledi.
Soğan ve mısır unu ile hazırlanan pidenin alt ve üstünde taze asma yaprağı kullanılmış, yine mutlaka tadılması gereken muhteşem lezzetlerden biriydi.
Karbonatla
hazırlanan ve kızartılan tuzlu, çıtır çıtır bir hamur işi, üzerine mutlaka
çırpılmış yoğurt dökülerek yeniyor.
Tezpişti
Pekmezle hazırlanan bir çeşit sütlü tatlı.
Tabağım :)
Bu güzel etkinlikle hem bilgilenme hem de nefis lezzetleri tatma imkanını sundukları için Nedim Atilla'ya, Kevser Aydoğdu'ya ve Swiss Otel yetkililerine çok teşekkür ederim. Devamını merakla bekliyor olacağım.
Çok güzel bir paylaşım olmuş Ege'cim. Bizim evimizde devamlı pişen yemekler bunlar hepsi bir araya gelince de çok hoş olmuş. Sevgiler.
YanıtlaSilNe güzel ablacım sizin eve arada uğramak lazım :)
SilMüboşum, benim rahmetli babaannem Pomak'tı. Rahmetli babam Gümülcine, rahmetli anne dedem ise Drama'lı.. Anlayacağın sızma göçmeniz biz:)) Kaymaçina'nın bol yumurtalı ve krem karamele benzer bir tatlı oolduğunu biliyorum. Büryanı da duydum ama yemedim. Ama ah o damat paçası, ah o damat paçası yok mu? İşte ona biterim biterim:) Ne iyi etmişsin böyle bir etkinlikte bulunmakla, içine sinsin canım kardeşim :) Sevgiler.. Serap ablan..
YanıtlaSilAblacım her zamanki gibi detaylı ve güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. sevgiler.
SilÇok teşekkürler kaleminize, zihninize sağlık harika bir özeti olmuş programın eksiksiz ve güzel..
YanıtlaSilKevser AYDOĞDU
Yöresel mutfakları tanımayı severim ve damaklar neyi seviyor öğrenmeyi çok anlamlı buluyorum.
YanıtlaSilÇok lezzetli bir etkinlik olduğu kesin.
Tezpiştiyi çok merak ettim doğrusu, tarifi belki paylaşırsınız.
Sevgilerimle...
Ben de çok ilgi duyuyorum yöresel mutfaklara. Tezpiştinin tarifini ne yazık ki ben de bilmiyorum sadece tattım :) Sevgiler...
SilBu güzel etkinlikte bulunduğum ve bu güzel lezzetleri tattığım için şanslıyım. Her zaman olduğu gibi yine çok güzel anlatmışsın Müberra'cım, kalemine sağlık, sevgiler.....
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, sevgiler benden de :)
Sil